10 Ağustos 2011 Çarşamba
Dogum Günlüğü
Herşey başladıgı yerde bitermiş. Ya o şehir de ya da farklı bir şehirde. Bitmek diye birşey aslında yokmus. Bunu bu yeni yasıma girdiğim günde öğrendim. Zaman hiç birşeyin çözümü olmazmış. İnsan kendi ile baş başa kalanıymış. Karanlık ağır ağır bu şehri istanbula çöktü. Ben biraz daha olgun biraz daha cocuk. Hep olmak istediğim şehirde ağır ağır inen akşamda bakıyorum da insan nefes aldıgı sürece değil de umut ettiği sürece yasarmıs. Hepsi bu ! Dal kıpırdamayan ormanlarda esip gürlemek miş cesaret. Yılgın masalarda anasonun yaktıgı dili susturmakmıs. Tek kelime etmeden sohbete dahil olmakmıs. Çalan şarkıya sessiz harfle ile eşlik etmekmiş. Yaş(lan)mak kendini bir kurdun koynunda güvende hissetmekmiş. Çocukluk anılarana ket vurmakmıs. Doğdugun toprakları haritadan silmekmiş. Geceleri ter içinde uynadıgında su içip uykuna dewam etmekmiş. Hayallerinden vazgecmemiş gibi görünüp aslında içindeki yılgın rüzgarla la kavga etmekmiş. Geçmişten eser kalmamacasına koşar adımlarda olay yerinden kaçmakmış. Büyümek hayatın ilk üç emrinden biri. Doğmak-büyümek ve gerisini zaten aynaya arada baksanız anlarsınız. Cesaret çay bardaklarında söndürmicek kadar güzel bişey. Zamanı harcamamak gereksiz yere.. Bunları büyüdükçe mi öğrendim yaşadıkçamı bilmiyorum. Bildiğim tek sey bende büyüyorum zaman zaman...
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
ıssız bir yüreğe temas eder yanlızlığınn öyküsü elinde var bir kalem bir kağır yaz yazabilirsen hayata bir tutam ön sözü !
YanıtlaSil