Bünyede ıslak bi tebessümdün şimdilerde ise tadı hatırlanmıyacak kadar puslu ve yorgun.
Görme çabalarım şimdilerde köşe bucak kaçar oldu kendi içinde kendi çıkmazında feleğin sabah olmayan akşamlarında farklı tenlerin büyüsünde seni hatırlamaya inatla uğraşan o muhteşem çabalarımda. Tadın kaçmış, eskimişsin, kusura bakma egonla uğraşamıycak kadar büyüdüm !
Uğraşıyorum, aslına bakarsan kaçıyorum ! işte tüm sorun burda. Eyvallah…
Bak işte bu sözü kullanmanı özledim ah !
Sarılmayı özledim !
Sana kızmayı kızarken bi yandan sevişmeyi !
Yanında acıkmayı özledim, hastalanmayı aslında bi itirafda bulunayım hepsi numaraydı !
Kokunu özledim !
Nerdesin çık hadi sıkıldım ben bu oyundan …
Delirmek üzereyim, etrafımda ne varsa sana dair harcamıyorum sım sıkı elimde inatla tutuyorum. Delirmekden korkmuyorum bidaha sana dokunamasam diye ...
17 Mayıs 2010 Pazartesi
4 Mayıs 2010 Salı
Uyan(ma)
uyanda ayrılalım hadi, uyanda bitsin bu başlamayan hikaye. Her sabah başlatılmış gibi yapılan yalan düşlere. Senin acıyla uyanan yüzün kendine bile küsmüş hüznüne… yeter. Uyanda azad edelim bu hüznü. Hüzününe ait olmayan yüzünü yıkada konusalım. Hadi koy kahveni otur karşıma titret bacaklarını bakma yüzüme başla o kelimeleri utandıran kibirli cümlelerine. Uyanda zeytine mama verelim sahte kahkalarınla inlesin duvarlar uyanda başla yine herzamanki gibi inat ettiğin gerçeklere gülmeye. Uyanda aç karnına sigara içelim, ben başlıyım konusmaya hani o bitmesine izin vermediğin '' gerçek ama uzak'' cümlelerime. Uyanda başla bana gençlik yıllarında yidiğin bokları orospu kahkalarınla anlatmaya, sonra kahvenden bi yudum al kafanı kaldır o varlığını görmek istemdiğin bembeyaz gökyüzüne… Uyanda, başla artık bitmeyen işlerini bitirmeye, kalk git yoluna çantanda bayat ümitlerle çık tüm yolculuklara. Uyanda, bakma insanların ne yüzüne ne kalplerine, bas git hayatlarından çaldığın sevgileler yoluna dewam et içinde hüzün kokan aşklarla. Uyanda, arada bi bak aynaya bak da gör nasılda eskimişsin, yorulmussun ama hayret bıkmamışsın çalmakdan…
Uyanda büyüt kendini, uyanda bak etrafına insanlar napıyor yaşamak için ne alıyor ne veriyor neyi paylaşıyorlar aralarında.
Ama dur ! Bugün sen uyanmadan bir kere içime çekeyim kokunu, sen uyanmadan öpeyim vücudunda tek savunmasız olan dudaklarını, sen uyanmadan birkerecik ezberleyim yüzünü hüznünü yada uyanda kurtulayım bu hergün kanayan yaramdan.
UYAN !
Uyanda büyüt kendini, uyanda bak etrafına insanlar napıyor yaşamak için ne alıyor ne veriyor neyi paylaşıyorlar aralarında.
Ama dur ! Bugün sen uyanmadan bir kere içime çekeyim kokunu, sen uyanmadan öpeyim vücudunda tek savunmasız olan dudaklarını, sen uyanmadan birkerecik ezberleyim yüzünü hüznünü yada uyanda kurtulayım bu hergün kanayan yaramdan.
UYAN !
1 Mayıs 2010 Cumartesi
arabesk günlerdeyim...
arabesk günlerdeyim….
Uykularım bölünür oldu her an seni ve ihaneti düşünmekden …
sönen sigaralar üst üste tekrarlanan cümleler,
sen ve senin acımasız gidişlerin…
tekrar ederken her cümleni, deflarca kaçtım kendimden, düşlerimde senin ihanetinle boğulurken zaman beni tam 12'den vurudu
göz bebeklerim büyür ben küçülür oldum ! kimdin sen neydi sırrın? yoktu aslında hiçbirşeyin bu yeryüzünde. fahişeler bile senden daha yürekli biliyormusun…
ruhunun kirlettikleri benide yaktı...
çıplak ayakların buz gibi yatağında dönüp duran ateşken şimdilerde uzaklarda yeni acımasızlıklarının silahı oldu demi?
helal olsun deyip durdu arkandan, arkadan bakmadım desem yalan olur hani…
baktım , geçtim sokaklarından hergece sessizce izledim uzakdanda değil hani…
uzaklar … bizim içimizdeydi , sen senin uzağındayken nasıl olurdu birlik?
yüzündeki çizgiler sınırlarımızmış meğer ki ilk gün görmüştük bunu ..
dert bende derman sende değilmiş ey sevgili'm …
ey sevgilim ben şimdilerde , seni ve o süper ihanetinin bekçisiyim. Ne zman biter bu arabesk günler bilmiyorum.
İHANET iyidir, Şerefsizlik'de ..
sayende büyümedim hiç gururlanma, sayende ihanetin sözlük anlamını daha iyi öğrendim bak işte bunun için gurur duy !!!
Uykularım bölünür oldu her an seni ve ihaneti düşünmekden …
sönen sigaralar üst üste tekrarlanan cümleler,
sen ve senin acımasız gidişlerin…
tekrar ederken her cümleni, deflarca kaçtım kendimden, düşlerimde senin ihanetinle boğulurken zaman beni tam 12'den vurudu
göz bebeklerim büyür ben küçülür oldum ! kimdin sen neydi sırrın? yoktu aslında hiçbirşeyin bu yeryüzünde. fahişeler bile senden daha yürekli biliyormusun…
ruhunun kirlettikleri benide yaktı...
çıplak ayakların buz gibi yatağında dönüp duran ateşken şimdilerde uzaklarda yeni acımasızlıklarının silahı oldu demi?
helal olsun deyip durdu arkandan, arkadan bakmadım desem yalan olur hani…
baktım , geçtim sokaklarından hergece sessizce izledim uzakdanda değil hani…
uzaklar … bizim içimizdeydi , sen senin uzağındayken nasıl olurdu birlik?
yüzündeki çizgiler sınırlarımızmış meğer ki ilk gün görmüştük bunu ..
dert bende derman sende değilmiş ey sevgili'm …
ey sevgilim ben şimdilerde , seni ve o süper ihanetinin bekçisiyim. Ne zman biter bu arabesk günler bilmiyorum.
İHANET iyidir, Şerefsizlik'de ..
sayende büyümedim hiç gururlanma, sayende ihanetin sözlük anlamını daha iyi öğrendim bak işte bunun için gurur duy !!!
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)